2022 ajanda mı? Süresiz ajanda mı?

Günlük ajanda nasıl tutulur?

Hayatımız boyunca bize belirli bir şekilde yazmamız, başlıkları yazarken kırmızı kalemi kullanmamız, satır çizgileri içinde kalmamız, belirli bir tema hakkındaki düşüncelerimizle tam üç sayfayı doldurmamız, giriş, gelişme ve bir sonuca mutlaka yer vermemiz söylendi. Ama defter bizim hayat bizim, kompozisyon olarak yazmamıza gerek yok. Bu yüzden günlük ajanda tutmak daha kişisel bir deneyim.

Günlük ajanda tutarken tek bir doğru yol ya da kural yok. Komutada siz varsınız ve not defteriniz kendinizi ifade etmeniz için size ayrılmış boş bir oyun alanı. Günlüğünüz, zihninizdekileri bir başkasının görüş veya yargılarının endişesi olmadan paylaştığınız güvenli bir yer. Keşfetmek, hayal etmek ve hatta şikâyet etmek için bir yer. Tamamen özgürsünüz.

Peki bir şeyler yazmak için edindiğiniz bu özel not defterlerine hangi konularda yazabilirsiniz? Günlük rutinleriniz, vakit geçirdiğiniz yerler, vakit geçirdiğiniz insanlar, aklınızdan geçen herhangi bir düşünce, yapmayı planladıklarınız vb. tüm konular günlük ajandanıza konu olabilir.

Günlük ajanda tutmak neden önemlidir?

Verimliliğinizi arttırır. Bir şeyleri öncelik sırasına koymak ve planlamaya başlayabilmek için onları notlara dönüştürmek oldukça faydalıdır. Her şeyi kâğıda dökmek, önemli şeyleri kaçırmamanızı sağlar. İş akışınızı takip etmenizi kolaylaştırır.

Parlak fikirleri ortaya çıkarır. Bir diyalog sırasında kafanızda bir ampulün yandığı zamanlar olmuştur. Kendi içsel konuşmanızı yansıttığınız yazı yazma süreci de aynı amaca hizmet eder. Düşüncelerinizi yakalayabilir, yazarken yeni bir farkındalık kazanabilirsiniz. Ajandanızı bir fikir defteri olarak kullanabilirsiniz.

Anılarınızı detaylarıyla saklamanıza olanak sağlar. Örneğin, bir önceki gününüzü ayrıntılı olarak hatırlamayı deneyin. Ne giydiğinizi hatırlıyor musunuz? O gün ne hissettiniz ve neler düşündünüz? Günlüğünüz geçmişe açılan pencerenizdir ve detayları canlı tutmanın bir yoludur. 

Daha iyi bir gözlemci olmanızı sağlar. Detayları yazabilmek için etrafa daha dikkatli bakmaya başlarsınız. Gördüğünüz tüm manzaralar, sesler, tatlar ve duygular, kulak misafiri olunan konuşmalar, sokakta izlediğiniz insanlar; bunların hepsi yazılarınıza konu olabilir. Bu gözlemlediğiniz detaylar, yazınıza gerçekliğin dokusunu verecektir.

Zihninizi düzenlemenize yardımcı olur. Dünyanızın bir kaostan ibaret olduğunu hissettiğinizde, yazı yazmak kendi içsel dünyanızı yeniden düzenlemenize olanak sağlar. Yazmak için ayırdığınız zamana kişisel rahatlama zamanı, stres attığınız ve gevşediğiniz bir zaman olarak bakabilirsiniz.

Yazma becerinizi geliştirir. Düzenli olarak yazmak, yazmayı kolaylaştırır ve kendi yazma sesinizi geliştirmenize yardımcı olur.

Stres yönetimini sağlar. Duygu ve düşüncelerinizi yazıya dökmenin rahatlatıcı ve stres azaltıcı etkisi bulunmaktadır. Yoğun bir günün sonunda düşüncelerinizin kadifemsi bir kâğıda favori kaleminizden akışını hissetmek size tuhaf bir zevk veriyor da olabilir.

Austin Üniversitesi'nden psikolog ve araştırmacı Dr. James Pennebaker’a göre stresli yaşam olayları üzerine yazı yazmak, stres yönetimine katkı sağlamakta ve stres faktörlerinin fiziksel sağlığımız üzerindeki etkilerini azaltmaktadır. Ayrıca Dr. Pennebaker, düzenli günlük tutmanın T-lenfosit adı verilen bağışıklık hücrelerini güçlendirdiğini, kan basıncını düşürdüğünü, stresi ve depresyonu azalttığını, uyku alışkanlıklarını iyileştirdiğini ve hatta vücudun yaraları iyileştirme sürecini hızlandırdığını savunuyor.

Evet, bir şeyler yazmak için heyecanlısınız ama nasıl başlayacağınızı mı düşünüyorsunuz? Emin olun tek bir yol yok. Sadece başlayın 😊 Başlamakta zorlanıyorsanız size Barış Özcan’ın "zinciri kırma" videosunu önerebilirim. 

Ajandanıza periyodik olarak ya da ihtiyaç hissettiğinizde yazabilirsiniz. Size ilham vermesi açısından bunu deri kılıfı olan havalı not defterinize dolma kalemle ya da size şans getirdiğine inandığınız en sevdiğiniz pirinç kaleminizle yapabilirsiniz. Bu detaylar tamamen size kalmış 😊

Son olarak;